Peygamber Efendimizin Örnek Ahlakı

Kur'an'ı doğru anlamak için Peygamberimizin sünnetini iyi öğrenmek ve O'nu örnek almak gerekir. Çünkü O (s.a.v.), İslam dininin en güzel örneğidir. Bir gün bir sahabe Hz. Aişe'ye Peygamber Efendimizin ahlakı hakkında sordu. Hz. Aişe "Sen hiç Kur'an okumuyor musun?" diye sordu. Sahabe "Evet, okuyorum." deyince Hz. Aişe "İşte, Resulullah'ın ahlakı Kur'an idi." diye cevap verdi. Şimdi Hz. Muhammed'in (s.a.v.) ahlaki özelliklerinden bazılarını öğrenelim...


Hz. Muhammed'in (s.a.v.) Güvenilirliği: Peygamber Efendimiz asla yalan söylemezdi. Güvenilirliği ve erdemli davranışlarıyla herkesin takdirini kazanmıştı. İnsanlar O'na o kadar güveniyorlardı ki, en değerli eşyalarını O'na teslim ederlerdi.Bu güvenleri peygamberlikten sonra da devam etti. O'na düşman oldukları halde değerli eşyalarını emanet ediyorlardı. Peygamberimiz Medine'ye hicret ederken yanında bulunan emanetleri sahiplerine vermek üzere Hz. Ali'ye teslim etmişti. İnsanlar O'na çok güvendikleri için MUHAMMEDÜL EMÎN lakabını vermişlerdi. El-Emin lakabı Mekke'de sadece O'na verilmişti.
Peygamberimiz gençliğinde "Hılful Fudul (Erdemliler Birliği)" hareketine katıldı. Bu teşkilatın amacı Mekke'de zayıf ve kimsesizlerin haklarını savunmak, adaleti sağlamak, zulmün önüne geçmekti. Peygamberimiz daha sonraları bu görevinden övgüyle bahsetmiş, "Böyle bir teklif gelse yine katılırım." demiştir. www.huseyinarasli.com

"Mü'min, insanların kendisine güven duyduğu kimsedir. Müslüman müslümanın dilinden ve elinden zarar görmediği kişidir. Muhacir ise kötülükten kaçandır. Nefsim kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki kötülüklerinden komşusunun emin olmadığı kimse cennete giremez." Hz. Muhammed (s.a.v.)


Hz. Muhammed'in (s.a.v.) Merhametli Oluşu: Hz. Muhammed (s.a.v.) alemlere rahmet olarak gönderilmiştir. Peygamberimiz son derece merhametliydi. Küçüklere şefkatli davranır, yaşlılara saygı gösterirdi. Alçakgönüllü, nazik ve dürüst bir insandı. O (s.a.v.) sadece müminlere değil, inanmayanlara da merhametli davranırdı. Savaşlarda müşrik bile olsa kadınların ve çocukların öldürülmelerini, işkence edilmelerini yasaklamıştır. Esirlere iyi davranmıştır. Kendisine kötülük edenleri bağışlamıştır. Hayvanlara ve bütün canlılara da merhametli davranmıştır.

"Merhamet etmeyene merhamet edilmez." Hz. Muhammed (s.a.v.)


Hz. Muhammed'in (s.a.v.) Adaletli Oluşu: Peygamberimiz adalet konusunda çok hassas davranmıştır. İnsanlar O'nun adaletine çok güvendikleri için bir çok konuda hakemliğine başvurmuşlardır. O (s.a.v.), kadın-erkek, köle-hür,büyük-küçük ayırımı yapmadan herkese adil davranmıştır.

Örnek: Mahzumoğulları’ndan bir kadın hırsızlık yapar. Bir kısım ileri gelen Kureyşliler Hz. Muhammed’e bir aracı göndererek kadını affetmesini isterler. Bu işi, Hz. Muhammed’in çok sevdiği bir kişi olan Üsame’nin yapabileceğini düşünürler. Sonra durumu iletmek üzere Üsame’yi Peygambere gönderirler. Üsame gelip durumu anlatınca Hz. Peygamber üzülür. Ayağa kalkarak şunları söyler: “Ey insanlar, sizden önceki insanlar aralarında varlıklı biri hırsızlık yaptığında ona dokunmazlar; zayıf biri hırsızlık yaptığında ise onun cezasını verirlerdi. Allah onları bu yüzden helak etti. Allah’a yemin ederim, değil o kadın, bu suçu işleyen Muhammed’in kızı Fatıma bile olsa onun da cezasını veririm." www.huseyinarasli.com


Hz. Muhammed'in (s.a.v.) Kolaylaştırıcılığı: İslam kolaylık dinidir. Peygamber Efendimiz "Kolaylaştırın, zorlaştırmayın; müjdeleyin, nefret ettirmeyin." diyerek kolaylaştırıcı olmayı teşvik etmiştir. Konuyla ilgili Hz. Aişe şöyle demiştir: "Resulullah iki işten birini tercih etmek durumunda kaldığında günah olmamak şartıyla daima kolay olanını tercih ederdi..."

Örnek: Peygamber Efendimiz namaz sırasında ağlayan bir çocuğun sesini duyunca namazı çabuk kıldırmış ve "Annesine sıkıntı vermekten korkup kısa kestim." demiştir.


Hz. Muhammed'in (s.a.v.) Hoşgörüsü: Hz. Muhammed (s.a.v.) daima hoşgörülü davranmış, kaba ve kırıcı davranışlardan kaçınmış, asla çirkin ifadeler kullanmamıştır. Kaba davrananlara aynı kabalıkla karşılık vermemiş, onlara hoşgörüyü tavsiye etmiştir. Bu konuda "Hoşgörülü ol ki hoş görülesin" buyurmuştur. Peygamberliğin Mekke döneminde kendisine eziyet edenleri, Mekke'yi fethettikten sonra affetmiş, onlara hoşgörülü davranmıştır. Bu asil davranış karşısında Mekkelilerin büyük çoğunluğu Müslüman olmuşlardır.


Hz. Muhammed'in (s.a.v.) Sabrı ve Kararlılığı: Peygamber Efendimiz gayet sabırlı ve kararlı bir insandı. O'nun hayatı bu konuda ibretlik bir çok örnekle doludur. Peygamberliğin on üç yıllık Mekke döneminde baskılara, sıkıntılara, boykotlara sabretmiş, kararlı bir şekilde İslam dinini anlatıp öğretmeye devam etmiştir. Kötülüklere boyun eğmemiş, Allah'a sığınmıştır. Örneğin kızı Hz. Fatıma dışında çocuklarının hepsi, kendisi hayatta iken vefat etmiştir. Aynı yıl içerisinde hem eşi Hz. Hatice'yi, hem de amcası Ebu Talib'i kaybetmiştir. Uhud savaşında amcası Hz. Hamza şehit edilmiştir. Ama O çok üzülmesine rağmen bütün bunlara sabretmiş, isyandan kesinlikle uzak durmuştur. Konunun başındaki ayette belirtildiği gibi Allah bizleri imtihana tabi tutar. Sabredenler ise kazanır.

"Andolsun ki sizi biraz korku ve açlık, mallardan, canlardan ve ürünlerden biraz azaltma ile imtihan ederiz. Sabredenleri müjdele!" (Bakara suresi, 155. ayet)