Cumhuriyet Döneminde Halk Şiiri

Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatında halk şiiri güçlü bir döneme girmiştir. Cumhuriyet'in ilanıyla birlikte halk kültürüne çok önem verilmesi, halk şiiri ve halk kültürü ile ilgili akademik araştırmaların yoğunlaşması, akademisyenler ve araştırmacılar tarafından Anadolu'nun en ücra köşelerine gidilip şiir, türkü, mani, ninni gibi halk kültürü ögelerinin derlenmesi, yüzlerce âşığın yetişmesi, bu âşıkların şiirlerini kaset, cd vb yollardan geniş kitlelere duyurmaları, ayrıca medya ve iletişim vasıtalarının da kullanılması halk şiirimizin bu dönemde güçlü olmasının etken faktörleridir.



Özellikleri

• Bu dönem halk şiirinde geleneksel konulara yer verilmiş, ayrıca İstiklal Savaşı, Mustafa Kemal Atatürk, Atatürk'ün silah arkadaşları, Atatürk İnkılapları ve diğer güncel temalar da işlenmiştir.

• Bu dönemde ürünler veren âşıkların tamamı şiirlerinde milli bütünlüğü ve ülkenin bölünmezliğini öne çıkarmışlardır.

• Şiirler dörtlüklerle ve hece vezniyle söylenmiştir.

• Oluşturulan şiirler geleneğe bağlı kalınarak saz eşliğinde söylenmiştir. (Abdurrahim Karakoç saz çalmamış ancak halk şiiri geleneğine uygun şiirler yazmıştır.)

• Cumhuriyet dönemi halk şiirinde sade bir dil kullanılmıştır.

• Âşıklar usta-çırak ilişkisi içinde yetişmeye devam etmişlerdir.
www.huseyinarasli.com


Temsilcileri

ÂŞIK VEYSEL ŞATIROĞLU: 1894 yılında Sivas'ın Şarkışla ilçesinin Sivrialan köyünde doğan Âşık Veysel, küçük yaşlarda gözlerini kaybetmiş ve öğrenim görmemiştir. Zevkli ve duru bir dili olan Veysel'in şiirlerinde Şarkışla ağzının özellikleri görülür. 170 civarındaki şiirlerinin tamamını hece vezniyle söylemiştir. Türkçeyi güzel kullanan Âşık Veysel şiirlerinde Atatürk'ü, milli birliği, toprak sevgisini, dostluğu, insanın yüceliğini, yaşadığı köyünü, gezip dolaştığı yerleri ve bu yerlerde gördüğü olumsuzlukları konu edinmiştir. Âşık Veysel'i keşfedip edebiyatımıza kazandıran kişi, yine bir halk şiiri sevdalısı olan Ahmet Kutsi Tecer'dir. Âşık Veysel 21 Mart 1973 tarihinde vefat etmiş olup mezarı köyündedir. www.huseyinarasli.com

Başlıca şiirleri: Atatürk'e Ağıt, Beni Hor Görme, Birlik Destanı, Cümle Âlem Senindir, Dost Yolunda, Dostlar Beni Hatırlasın, Esti Bahar Yeli, Güzelliğin On Para Etmez, Kara Toprak, Ne Ötersin Dertli Dertli, Uzun İnce Bir Yoldayım...


MURAT ÇOBANOĞLU: 1940 yılında Kars'ın Kaleiçi mahallesinde doğan Çobanoğlu, bâdeli âşıklarımızdandır. Şiirlerinin tamamını hece vezniyle söylemiştir. Aşk, doğa, gurbet, sevgili gibi konuları işlediği şiirlerinin dili, yaşadığı coğrafyanın (Kars) özelliklerini gösterir. Türkülü hikayeler anlatma konusunda oldukça başarılı olan Âşık Murat Çobanoğlu, gerek yurt içinde gerekse yurt dışında yapılan birçok âşıklık toplantılarına katılmıştır. 25 Mart 2005 tarihinde Ankara'da vefat etmiş, memleketi Kars'a defnedilmiştir.

Başlıca şiirleri: Cumhuriyet Destanı, Öğretmen, Yaradan, Dertli Bülbül...


ÂŞIK OSMAN FEYMANÎ: 2 Mayıs 1942 tarihinde Osmaniye'nin Kadirli ilçesi Afşarlar köyünde doğan Feymanî, bâdeli âşıklarımızdandır. Halk şiirinin güzelleme, koçaklama, taşlama, destan, mektup, devriye, nasihat türlerinde yüzlerce şiir söylemiştir. Atışmaları oldukça başarılı ve öğretici niteliktedir. Çukurova ağzının dil özelliklerini barındıran şiirlerinde özellikle tabiat ve orman temalarına ayrı bir önem vermiş, tasavvufi deyişleri kullanmıştır.

Başlıca şiirleri: Ahu Gözlüm, Anadolum, Bugün Bayramdır, Elveda, Mevlana...


ŞEREF TAŞLIOVA: 10 Nisan 1938 tarihinde Ardahan'ın Çıldır ilçesinin Gülyüzü köyünde doğmuştur. İlkokul öğretmeninin etkisiyle âşıklığa başlayan Taşlıova, saza ve söze hâkim bir halk ozanımızdır. Bilimsel toplantılarda bildiriler sunmuş, çeşitli dergilerde folklor ile ilgili makaleler yazmıştır. 1991 ve 1996 yıllarında yılın sanatçısı seçilmiş, 2000 yılında "Türk Dünyası Hizmet Ödülü"nü almıştır. Şiirlerinde aşk, özlem, tabiat gibi temaları ve sosyal konuları işlemiştir. Şeref Taşlıova 20 Eylül 2014 tarihinde Ankara'da vefat etmiştir. www.huseyinarasli.com


NEŞET ERTAŞ: Saz ustası Muharrem Ertaş'ın oğlu olan Neşet Ertaş, 1938'de Kırşehir'in Çiçekdağı ilçesinde doğmuştur. Saz ve söz ustası olan sanatçı, Yaşar Kemal tarafından "Bozkırın Tezenesi" olarak adlandırılmıştır. Bozlak türünde söylediği türküleri halk tarafından çok sevilmiş, bu güzel türkülerinin yer aldığı birçok albüm çıkarmıştır. UNESCO tarafından "yaşayan insan hazinesi" olarak kabul edilen sanatçıya 2011 yılında İTÜ Devlet Konservatuvarı da fahri doktora unvanı vermiştir. Neşet Ertaş 25 Eylül 2012 tarihinde İzmir'de vefat etmiştir.