Sağlık ve Tıpla İlgili Meseleler

Dinimizde hastalıklara karşı tedbir alıp çareler aramak tavsiye edilmiştir. Tüm çabalara karşın iyileştirilemeyen hastalıklara karşı sabır ve metanet göstermek gerektiği de vurgulanmıştır. Çünkü böyle yapmak, ardında büyük mükafatların gizli olduğu bir kapıyı açmak demektir. Peygamberimiz bu konuda şöyle buyurur: "...Sevabın çokluğu, belanın büyüklüğündedir."


Otopsi

Otopsi, ceset üzerinde yapılan inceleme, tanı ve teşhis koyma amaçlı tıbbi bir incelemedir. Otopsi sayesinde ölüm sebebi anlaşılmakta, bulaşıcı hastalıklarla mücadele edilebilmektedir. Ayrıca Hz. Peygamber otopsiyi değil yaşadığı toplumda intikam amaçlı ölüye yapılan saldırıyı yasaklamıştır. Gereklilik halinde ve zaruret ölçüsünde otopsi yapmanın caiz olduğu hükmünü açıklamıştır.
www.huseyinarasli.com

Ötenazi

Ötenazi, tıbben tedavisi olmayan ve sürekli acı veren bir hastalığa yakalanmış kimsenin hayatına kendisinin veya hukuki temsilcisinin izniyle son verilmesidir. Bugün ülkemizde yasak olan bu uygulamanın dinen haram ve hatta cinayet olduğu konusunda İslam âlimleri hemfikirdir. İslam âlimlerinin çoğuna göre, hastanın veya kanuni temsilcisinin izni ile bitkisel hayattaki kimse tıbben ölü sayılamayacağı için bu kimsenin aldığı tedaviyi durdurmak ötenazi kapsamında değerlendirilmektedir. Beyin ölümü gerçekleşmiş kimse ise artık ölüdür ve kendisinden yaşam destek ünitesinin çekilmesi ötenazi olarak değerlendirilmez.


Organ Nakli

Güncel bir mesele olması nedeniyle organ nakli hakkında klasik fıkıh kaynaklarında açık ifadelere rastlanmamaktadır. İslam, ölüye önem vermekle birlikte hayata ve insana daha çok önem vermiş, hayatı korumayı beş temel esastan biri saymıştır. Bu nedenle günümüz İslam bilginleri ve fetva kuruluşları, tedavi maksatlı organ naklinin bazı şartlarla caiz olduğunu açıklamışlardır. Ülkemizin dinî görüş açıklama yetkisini taşıyan en üst kurumu olan Diyanet işleri Başkanlığı Din işleri Yüksek Kurulu, Suudi Arabistan’ da bulunan Büyük Âlimler Kurulu, İslam Konferansı Örgütüne bağlı İslam Fıkıh Akademisinin kararı ve 1990 yılındaki altıncı dönem toplantılarına göre organ nakli konusunda ulaşılan bazı sonuçlar şöyledir:

1. Organ naklinin zaruret olması ve naklin olumlu sonuç vereceği konusunda güçlü kanaatin olması durumunda, organ nakli caizdir. www.huseyinarasli.com

2. Dinen aranan şartların gerçekleşmiş ve organı alınacak kimsenin kendisinin veya kanuni temsilcisinin izninin olması hâlinde organ nakli caizdir

3. Kalp gibi hayatın kendisine bağlı bulunduğu tek organların canlı bir insandan bir başkasına nakli haramdır.

4. Canlı bir insandan, temel bir hayati fonksiyonunu devre dışı bırakan organ nakli haramdır.

5. Açıklanan durumlarda organ naklinin ittifakla caiz görülmesi, organın satım konusu yapılmaması şartına bağlıdır.


Kan Bağışı

Tıbbi bir zaruret olan kan nakli dinen sakıncalı olmayan bir uygulamadır. Kişi başkası için kan bağışında bulunabileceği gibi kendi tedavisi için de kan aldırabilir. www.huseyinarasli.com


Haram Maddelerle Tedavi

İslam bilginleri, uzman ve dinine bağlı bir doktorun hayati tehlike arz eden bir hastalığın şifasının ancak bu maddeler olduğunu ve başka seçeneğin olmadığını bildirmesi halinde kullanımını caiz görmüşlerdir.


İntihar

Hayat, Allah’ın (c.c.) kullarına bahşettiği, korunmasını emrettiği bir emanettir. Ayet ve hadislerde insan canının korunması gereken büyük bir değer olduğu vurgulanmıştır. İnsana bahşedilen her nimet gibi en önemli emanet olan canın, Allah'ın takdiri dışında insanın kendi müdahelesi ile sonlandılması yasaklanmıştır. Yaşamak insanın en büyük hakkıdır ve dinen koruma altına alınmıştır. Cana yönelik her türlü saldırı dinen büyük bir günahtır ve ahirette çok çetin bir azabın habercisidir. İntihar, bir hak değil haksızlıktır ve aşırı gitmektir.

12. sınıf 4. ünite diğer konular için tıklayın ›