• Tanzimat Dönemi Türk Edebiyatı'nın 1. döneminin şairi ve yazarı olan Ziya Paşa, aynı zamanda bir devlet adamıdır. Ziya Paşa gençlik yıllarında 19. yüzyılda klasik edebiyat mensuplarının grubu olan "Encümen-i Şuara" topluluğunun önemli bir üyesiydi. Fransızcayı ve Fransız kültürünü öğrenince batılı fikirleri savundu. Fransız kültüründe J.J. Rousseau'dan çok etkilenmiştir.
• 1868 tarihinde Hürriyet Gazetesi'nde yazdığı "Şiir ve İnşa" adlı makalesinde; halk edebiyatını asıl edebiyatımız olarak göstermiş, bu sebeple halk edebiyatının nazım biçimlerine ve söyleyiş tarzına yönelmek gerektiğini belirtmiş, divan şiirini kötülemiştir. Hatta bu makalesinde divan şiirini Türk şiirinden bile saymamıştır.
• Bütün bu tezlerine ve söylemlerine rağmen klasik edebiyat zevkinden vazgeçememiş, aklı batılı fikirlere yönelirken duygularıyla klasik edebiyat dairesi içinde yer almış, nazım şekli, aruz ölçüsü ve şiir dili bakımından eski edebiyata bağlı kalmıştır.
• Sonradan bu tavrını değiştiren Ziya Paşa, 1874 ve 1875 yıllarında "Harâbât" isimli antoloji kitabının önsözünde divan şiirini göklere çıkarmış, halk şiirini eleştirmiştir. Yakın arkadaşı Namık Kemal, Ziya Paşa'nın bu istikrarsız ve ikili tutumunu, "Harabat"ına yazdığı "Tahrib-i Harabat" ve "Takip" adlı eleştiri eserleriyle sert bir şekilde tenkit etmiştir. www.huseyinarasli.com
• Ziya Paşa şiirlerinde toplumsal ve siyasal konuları işlemiş, yeni kavramları (adalet, hürriyet, medeniyet vb) kullanmıştır. Ancak teknik anlamda divan şiirinin diline, nazım şekillerine ve aruz ölçüsüne bağlı kalmıştır. Birkaç şiirinde ise hece ölçüsünü kullanmıştır.
• 1859 yılında "Terci-i Bend" şiirini kaleme almış ve bu şiiriyle edebiyat dünyasında ünlenmiştir. 1879 yılında ise 16. yüzyıl divan şairlerinden Bağdatlı Ruhi'ye nazire olarak "Terkib-i Bend"i yazmıştır. Şiirlerinde ağır bir dil kullanmıştır.
• Şiirlerine göre daha sade ve açık bir dille yazdığı nesirlerinde siyasi ve toplumsal konuları işlemiştir. "Rüya" adlı eseri Türk edebiyatındaki ilk röportaj olarak kabul edilir. "Defter-i Amal" adlı eseri ise edebiyatımızda batılı anlamda ilk anı (hatıra) örneklerindendir.
• Ziya Paşa'nın şiirlerinde yer alan bazı beyitleri halk arasında atasözü haline gelmiştir. Örneğin;
Âyinesi iştir kişinin lâfa bakılmaz
Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde
********
Seyretti hava üzre denir taht-ı Süleyman
Ol saltanatın yeller eser şimdi yerinde
********
Nush ile uslanmayanı etmeli tekdir
Tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir
Eserleri:
Şiir ve İnşa (makale): 1868 tarihinde Hürriyet Gazetesi'nde yazdığı bu makalesinde; halk edebiyatını asıl edebiyatımız olarak göstermiş, bu sebeple halk edebiyatının nazım biçimlerine ve söyleyiş tarzına yönelmek gerektiğini belirtmiş, divan şiirini kötüleyerek Türk şiirinden saymamıştır.
Terci-i Bend: 1859 yılında yazdığı bu manzumesiyle edebiyat dünyasında meşhur oldu. 132 beyit uzunluğundaki şiir klasik edebiyat tarzında yazılmıştır.
Terkib-i Bend: 1879 yılında yazdığı bu manzumesi, 16. yüzyıl divan şairlerinden Bağdatlı Ruhi'nin "Terkib-i Bend" adlı eserine bir naziredir.
Zafername (hiciv): 1868 yılında nazım-nesir karışık olarak yazdığı bu eseri hiciv ve mizah türündedir. Ziya Paşa bu eserinde saraydan uzaklaştırılmasına sebep olan Sadrazam Ali Paşa'yı görünüşte över. Ancak aslında onu üstü kapalı olarak mizahi bir şekilde eleştirir.
Eş'âr-ı Ziya (şiir): Ziya Paşa'nın şiirlerinin toplandığı eseri.
Harâbât (antoloji): 1874-75 yıllarında yazdığı ve Arap, Fars, Türk şairlerin şiirlerini kapsayan şiir antolojisi.
Rüya (nesir): Sadrazam Ali Paşa'yı eleştirdiği bu nesri Türk edebiyatında ilk röportaj (mülakat) örneğidir.
Defter-i Âmâl (nesir): Edebiyatımızda batılı anlamda ilk anı (hatıra) örneklerindendir.
Tercümeleri: Jean Jacques Rousseau'dan "Emile" çevirisi, Moliere'den "Tartuffe" çevirisi, Louis Viardot'tan "Endülüs Tarihi" çevirisi, Cheruel ve Lavallee'den "Engizisyon Tarihi" çevirisi.
Veraset Mektupları (mektup)
www.huseyinarasli.com
Ziya Paşa'dan gazel örneği: Diyar-ı Küfrü Gezdim
Araştıran ve yazan: Hüseyin Araslı.