Oygan (Uyan) - Abdulhalık Uygur Şiiri

     Abdulhalik Uygur 1901 yılında Turfan'da doğdu. 12 yaşlarındayken Arapça ve Farsça öğrendi. Gençlik çağlarının başında Rusya'ya gitti ve orada Rusça öğrendi. Ülkesine dönüşünde Çince öğrendi. Halkının içinde bulunduğu cehalet, sefalet ve baskı ortamıyla mücadele etmek, halkını bilinçlendirmek ve bağımsızlık mücadelesi için şiirler yazdı, dernek ve okul faaliyetlerinde bulundu. 1932'deki Turfan çiftçiler ayaklanmasına aktif bir şekilde destek oldu. 1933 yılında Çin devleti tarafından tutuklanıp öldürüldü.
     Abdulhalik Uygur kısa sanat yaşamında halkının uğradığı zulümleri milli bir ruhla ifade eden şiirler yazmıştır. Onun bu şiirleri Uygur klasik edebiyatından modern edebiyata geçişi temsil eden başarılı örneklerdir. Abdulhalık Uygur, Uygur halkının medeniyet seviyesinin yükselmesinde önemli rol oynamıştır. Abdulhalık Uygur'un aşağıda yer alan "Oygan" adlı şiiri, onun, karanlığa gömülmüş dünyanın tan yerinin ağarmasıyla aydınlanacağına olan inancını dile getirdiği şiirlerinden biridir.


OYGAN
UYAN
Ey pekir Uygur, oygan uykun yeter, Ey fakir Uygur, uyan, uykun yeter,
Sende mal yok, emdi ketse can keter. Sende mal yok, şimdi gitse can gider.
Bu ölümdin özünni kutkuzmisan, Bu ölümden kendini kurtarmasan,
Ah, senin halin heter, halin heter. Senin halin heter (tehlikede), halin heter.


Kop! dedim, beşin kötür! Uykunni aç! Kalk, dedim. Başını kaldır, uykunu aç!
Rekibin başini kes, kanini çaç! Rakibin başını kes, kanını saç!
Köz eçip etrapka obdan bakmisan, Göz açıp etrafa iyi bakmasan,
Ölisen armanda bir kün na'ilac. Ölürsün hasretle bir gün na-ilaç (ilaçsız)


Helimu cansizga ohşaydu tenin, Hâlâ da cansıza benziyor tenin,
Şuna yokmu ançe ölümdin gemin? Bu yüzden mi yok ölümden gamın,
Kiçkarsam kimirlimayla yatisen, Çağırsam kımıldamadan yatıyorsun,
Oyganmay ölmekçimu sen şu petin?! Uyanmadan ölmek mi istiyorsun şu halde.


Közünni yogan eçip etrapka bak, Gözünü iyice açıp etrafa bak,
Öz ikbalin hekkide oyla, uzak. Kendi ikbalin hakkında düşün, uzun uzun.
Ketse koldin bu genimet pursiti, Gitse elden bu ganimet fırsatı,
Kelecek işin çatak, işin çatak. Gelecek işin zor, işin zor.


Eçinar könlüm sana ey Uygurum, İçim acır sana ey Uygurum,
Sepdişim, kerindişim, bir tugkunum. Arkadaşım, kardeşim, akrabam.
Köyünüp halinga, oygatsam seni, Acıyıp haline uyandırsam seni,
Anlimaysen zadi, neme bolgunun. Asla duymuyorsun ne olduğunu.


Kelidu bir kün puşayman kilisen, Bir gün gelecek pişman olacaksın,
Tektige gepnin şu çağda yetisen. Sözün özünü o zaman anlarsın.
"Hep!" desen u çağda ülgürmey kalar, Eyvah desen o zaman, yetişmek olmaz,
Şunda Uygur sözige ten berisen O zaman Uygurun sözüne gelirsin.