• Hz. İsa’nın (a.s.) annesinin adı Hz. Meryem’dir. Seçkin bir aileye mensup olan Hz. Meryem, kendini Allah’a (c.c.) adayışı ve güzel ahlakıyla ayet ve hadislerde en çok övülen kadınlardandır.
“…Ey Meryem! Allah seni seçti. Seni tertemiz yaptı ve seni dünya kadınlarına üstün kıldı.” (Âl-i İmran suresi, 42. ayet)
• Hz. Meryem ergenlik çağına gelince annesinin adağı gereği Mescid-i Aksa’nın hizmetine verildi. Orada bakımını da Hz. Zekeriya (a.s.) üstlendi. Hz. Meryem, Hz. Zekeriya (a.s.) ile akraba idi.
• Mescid-i Aksa, Kudüs şehrinde yer alan bir mabettir. Müslümanların ilk kıblesidir. Diğer isimleri “Beytimukaddes” ve “Beytülmakdis”tir.
• Hz. Meryem son derece ahlaklı bir insandı. Mescid-i Aksa’da kendisine tahsis edilen odada yaşamaya devam ederken Yüce Allah’ın bir mucizesi gereği babasız olarak oğlu Hz. İsa’yı (a.s.) dünyaya getirdi.
• İsrailoğulları bu durum karşısında Hz. Meryem’i kınadılar, ona kötü davrandılar. Hz. Meryem onlara cevap vermedi ve çocukla konuşmaları hususunda onlara işaret etti. Onlar da “Beşikteki bir bebekle nasıl konuşuruz?” dediklerinde Yüce Allah’ın kesin bir mucizesi olarak Hz. İsa (a.s.) henüz beşikteki bir bebek iken konuşmaya başladı ve şunları söyledi: “Şüphesiz ben Allah’ın kuluyum. Bana kitabı (İncil’i) verdi ve beni bir peygamber yaptı. Nerede olursam olayım beni kutlu ve erdemli kıldı ve bana yaşadığım sürece namazı ve zekâtı emretti. Beni anama saygılı kıldı. Beni azgın bir zorba kılmadı. Doğduğum gün, öleceğim gün ve diriltileceğim gün bana selam (esenlik verilmiştir).” (Meryem suresi, 30-33. ayetler)
• Hz. İsa (a.s.) ahlaklı ve güzel huylu bir çocuktu. Annesine son derece saygılı davranırdı. Hz. Meryem de oğlunu en iyi şekilde yetiştirmeye çalışıyordu. İsrailoğulları ise dedikodularına devam ederek Hz. Meryem’i rahatsız etmeye devam ediyorlardı. Hz. Meryem kavminin Hz. İsa’ya zarar vereceklerinden korkuyordu. Bu yüzden oğlu henüz küçük bir çocuk iken onunla birlikte kavmini terk etti ve Mısır’a giderek oraya yerleşti.
• Hz. Meryem ve oğlu Hz. İsa (a.s.) uzun yıllar Mısır’da kaldılar. Bu arada Hz. İsa (a.s.) olağanüstü özellikleriyle ve güzel ahlakıyla çevresindeki insanların dikkatini çekmeye başladı. Hz. Meryem burada da oğluna bir zarar geleceğinden endişe etti. Bunun üzerine Yüce Allah’ın izniyle oğlunu yanına alarak Mısır’dan ayrıldı ve Şam bölgesinde yer alan Nasıra kasabasına giderek oraya yerleşti. Hz. İsa (a.s.) bu sırada 12 yaşındaydı. Hz. İsa’nın (a.s.) hayatının çoğunluğu bu kasabada geçti.
• Hz. İsa (a.s.) otuz yaşına geldiğinde Yüce Allah onu İsrailoğullarına peygamber olarak görevlendirdi. Ona İncil adlı kutsal kitabı verdi ve onu mübarek kıldı. Hz. İsa (a.s.) İsrailoğullarını uyarmaya, Yüce Allah’ın mesajlarını onlara tebliğ etmeye başladı. Onları bir olan Allah’a inanmaya çağırdı.
• Yüce Allah Hz. İsa’yı (a.s.) bazı mucizelerle destekledi. Bu mucizelerden başta gelenler; babasız olarak dünyaya gelmesi, henüz beşikteki bir bebek iken konuşması, doğuştan kör olan birini iyileştirmesi, kuş şekli verdiği çamura üfleyip onu canlandırması idi. Ancak İsrailoğulları Hz. İsa’ya (a.s.) inanmadılar. Onun mucizelerini sihirbazlık olarak gördüler. Hatta Hz. İsa’nın (a.s.) anlattıklarından hoşlanmadılar ve onu toplum içerisinde kargaşa çıkarmakla suçladılar.
• Halkından bir kısım insanlar Hz. İsa’nın (a.s.) tebliğ ettiği dine inanmışlardı. Bunların içerisinde Hz. İsa’nın (a.s.) yardımcıları olan havariler de vardı. Havariler genelde Hz. İsa’nın (a.s.) yanında bulunurlar, Yüce Allah’tan ona gönderilen vahiyleri öğrenip uygulamaya çalışırlardı.
• Hz. İsa (a.s.) sabırla ve kararlılıkla tebliğ mücadelesine devam etti. Ancak her türlü gayretine rağmen İsrailoğulları ona inanmadılar. Hatta anlattıklarından hoşlanmadılar, onu öldürmek için planlar yaptılar. Ancak Yüce Allah onların planlarını etkisiz hale getirdi. Yahudiler Hz. İsa’yı (a.s.) yakalamaya çalışırlarken Yüce Allah Hz. İsa’yı (a.s.) kendi katına yükseltti.
• Hz. İsa (a.s.) kendisinden sonra Hz. Muhammed’in (s.a.v.) peygamber olarak gönderileceğini müjdelemiştir.
• Hz. İsa (a.s.), Kur’an-ı Kerim’de sabırlı, gayretli ve kararlı olmalarından dolayı övülen ve peygamberlerin en büyüklerinden olan ülü’l-azm peygamberlerden biridir.
• Hz. İsa (a.s.) kıssasından aşağıdaki hisseler çıkarılabilir:
- - Hiçbir şey, hiçbir varlık Allah’a (c.c.) şirk koşulmamalıdır.
- İnsan, davası uğruna mücadele ederken cesur ve kararlı olmalıdır.
- Allah (c.c.) bir şeyin olmasını dilediği zaman imkânsız denilen şeyler bile gerçekleşir.
"Hz. İsa (a.s.)" kıssasıyla ilgili → TEST ÇÖZ