Horasan, Anadolu ve Balkanlar'da İslam'ın Yayılması

• Tasavvuf ehli olan derviş, sufi ve erenler İslamiyet'in Horosan, Anadolu ve Balkanlar'da yayılmasında, özellikle sayıca çok kalabalık bir kesimi oluşturan göçebe Türklerin İslamlaşmasında etkili rol oynamışlardır.

• Sınır boylarında ve stratejik mevkilerde bulunan askerî amaçlı sağlam yapılar olan ribatlar, İslamiyet'in Maveraünnehir ve Horosan'da güç kazanmasından sonra yeni bir işlev kazandı. Askerî eğitim ve hazırlıkların yerini zikir ve dinî eğitim aldı. Ribatlar giderek birer tekke ve zaviyeye dönüşerek derviş, sufi ve eren adı verilen mutasavvıflar için İslam’ı yayma faaliyetlerinin merkezî oldu.

• Ticaret yolları üzerinde inşa edilen ribatlar da, İslamlaşmanın tamamlanmasından sonra kervanların yol güvenliğini ve konaklama ihtiyaçlarını sağlamaya yönelik birer kervansaray olarak hizmet vermeye başladılar. Böylece Hakk'a davet yanında halka hizmeti de görev olarak üstlendiler.

• Horasan ve Maveraünnehir'de İslam’la ve fütüvvet esaslarıyla ilk defa tanışan Türkler, yaşanan istilaların ardından akın akın Anadolu'ya geldi. Gelenlerin arasında çok sayıda âlim, derviş, dinî ve ilmî hareketin mensupları da vardı. www.huseyinarasli.com

• Bu kişiler kurdukları ahilik teşkilatlarıyla Anadolu'nun İslamlaşmasına büyük katkı sağladılar.

• Fütüvvet öğretisini esas alan Ahilik teşkilatında, ahiler öncelikle Anadolu’ya göç eden Türkleri konuk ettiler. Daha sonra ihtiyaç sahiplerine yardımcı oldular. Mesleği olan Türkler için iş yerleri açarken, mesleği olmayanlara mesleki eğitim verdiler. Halkın dinî eğitimiyle ilgilendiler. Genç işçilere alçak gönüllülük, sosyal dayanışma, özveri, ustaya itaat gibi esnaf lonca örgütünün gerektirdiği bir ahlak eğitimi verdiler.

• Ahiler Selçuklu ve Osmanlıların kuruluşunda, Horasan, Anadolu ve Balkanlar'da İslam’ın yayılmasında ve İslam medeniyetinin gelişmesinde önemli bir görev ifa ettiler.

12. sınıf 2. ünite diğer konular için tıklayın ›